Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

Hastane Yolu - Banner

Doktorların Tuzağına Nasıl Düştüm.. Bir Bypass Hikayesi


İnsan ömründe yaşayabileceği en büyük ameliyatlardan biri olan bypass kalp ameliyatları en riskli ve en tehlikeli bir ameliyat türü.
Allah kimseye yaşatmasın..
Yaşayanlarda en azından peygamber efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa salli aleyhi ve sellem efendimizin 3 kez yaşadığı "Şarh-ı sadr - göğsünün yarılması" olayının bir benzerini yaşadığı için teselli bulabilir.
İsterse peygamber sünneti sayabilir.
Biz bu sözleri moral olarak verelim..
Bypass kalp ameliyatı olmuş biri olarak şunu en baştan söyleyelim ki çok zor, çok sıkıntılı bir süreç yaşatan bu ameliyatı olurken ehline düşmezseniz inanın yaşam daha da iyi olmamaktadır.
Zira bir rant meselesi haline gelen hatta devlet hastanelerinin dahi döner sermayeyi daha da getirisi bol hale getirmek için hile yapmada meyilli kılan faaliyetleri arasında bu tür ameliyatları yapmak için can attıklarını söylememek elde değil.
İstanbul Samatya semtinde bulunan İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki başarışız anjiyo sonrası nakledildiğim Bağcılar Devlet Hastanesinde yapılan ameliyatımın ne denli başarısız ve sıkıntılı olduğunu kontrollerde nasıl bir mantıksızlık, duyarsızlık ve baştan savma muayeneler geçirdiğimi bu sayfalarda dile getirmeye çalışmaktayım.

************
Bir Muayene ve Sürpriz

Başarısız bir Anjiyo işlemi ve sonrası yaşadıklarım..

Sene 2018...Aylardan Ocak...
Döner sermayeye gelir gelmesi için harcanan binlerce hastadan biri olarak Samatya ve Bağcılar Hastanelerinde yaşadığım o günler aklıma geldikçe o tuzağa nasıl düştüm, diye sürekli beddua ediyorum

**********
2014 yılında yapılan ve balonla damar genişletilmesi sonrası göğüs ortasında yaşadığım sızıntıyı defalarca ve değişik yerlerde kontrol için gittiğim doktorların hiç birisine anlatamamış bir durumda geçinip durdum.
Eforlar, EKG lar bir netice vermemiş hatta bir doktorun Nükleer Tıp ve Moleküler Görüntülemer test yapalım önerisi dahi hoşuma gitmemişti.
Son 4 aydır ise sıkıştıran gögüs ağrıları beni zorlamaya başlamıştı. En küçük bir hareket olsun ya da bir yokuş sonu veyahut düz yolda yürüyüş neticesinde göğüs ortasına inen sıkıştırma ve kimseye söylememe ile yaşamaya başlamıştım.
Göğüsteki baskı geliyor ona dayanıyorum ve ardından 24 saat artık yanıma uğramıyordu.
Oysa bu sıkıştırmalardan önce daha birkaç ay öncesine kadar düz yolda 10'larca kilometre yolu çok rahat yürüyordum. Bu evrede sadece yokuşlar beni yoruyordu.
Sadece bir sır olarak kendimde tuttuğum göğüs ağrılarını gün döndü ve bir gün öylesine aldığım randevu ile İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesinde Dr. Yasin Yüksel'e anlattım.
Takvimler 2 Ocak 2018 gününü gösterdiğinde tecrübesine inandığım doktor Yüksel "Oyalamaya, tetkiklere gerek yok, stent ya da balon yapılabilir sen ameliyat günü al" diyerek beni yönlendirdi.
Aynı hastaneden gün aldım. 12 Ocak 2018 saat 10 da gelin, saat 13 gibi ameliyata alınırsınız denildi.


******
Resmi Kayıtlara "02.01.2018 10:48 I10 -ESANSİYEL (PRİMER) HİPERTANSİYON KARDIYOLOJI" şeklinde geçen sevk üzerine İstanbul Eğitim Araştırma Hastanesi hastaneden gün aldık.
12 Ocak 2018 günü saat 10 da "aç karnına geleceksin" diyen hemşire "vücuttaki bazı yerlerin temiz (kıllardan temizlenmiş) olması" şartını da belirterek randevuyu verdi.
Ya balon ya da stent takılacak düşüncesi içeresinde belirtilen gün hastaneye geldik. Salon bayağı kalabalıktı. Bunların hepsinin ameliyat olma ihtimali olamazdı. meğerse diğer serviste yatan hastaların yakınları da bekleme salonunda idi.
Kardiyoloji yoğun bakım yazan kapıdan her yarım saatte bir görevli dışarı çıkıyor. "Ameliyat olacaklar" diye bağırıyor. İnsanlar oraya koşuyor. İki kişi içeriye alınıyor, diğerleri yine oturdukları yere dönüyordu.
ISO belgesi almış hastanede ameliyat olacak diye insanların çağrılması ne kadar ilkel. Oysa ameliyat için gelenlerin isimleri var. İsmiyle hitap edersin, herkes rahatsız olmadan sadece çağrılan gelir.
Devlet ne kadar sistem, makine, malzeme yığarsa yığsın sığ düşünceli inan değişmiyor.
Neyse ha şimdi ha şimdi diye diye biz saati 16:00 ya kadar getirdik ve en son ben çağrıldım.
İçeriye yalnız girdim. refakatçi eşim dışarıda o saate kadar aç bilaç bekledi.
Soyundun, ameliyat elbisesi giydim. bekliyorum. Damar yeri açıldı, iğneler yapıldı ve sonunda bir sedye geldi ve ameliyata doğru yola çıkıyoruz.
Ben aynı serviste ameliyat olacağımı zannederken dışarıya çıktık. Salondan asansöre bindik ve zemin kata indik.
Benden önce ameliyat olmuş bir vatandaş bekliyordu. Ben de sedyede bekliyorum. 10-15 değil 25 dakika kadar bekledik. 40 dakika dolunca sonunda ameliyata alındım.
Lokal narkozla ameliyat masasında idim.
Her şey alenen görünüyor ve duyuyordum.
Kasığımdan sokulan cihaz damarlarımda dolaşırken doktor " amca ne kadar çok sigara içmişsin", dedi.
Hayatta kullanmadığımı söyledim. İnanmadı.
Damarlar çok tıkalıymış. Ne balon ne stent buna bir fayda sağlamazmış.
Cihaz bacağımdan çıkartıldı ve ben ameliyat masasından kaldırılarak bir önceki sedyeye geçtim ve dışarı çıkartıldım.
Kasığımda 5 kg kum torbası olduğu halde sedyede bekliyorum.
Doktor refakatçimi çağırdı
"-Buraya hangi araçla geldiniz. 
- Otobüsle
- Nasıl yani yürüyerek mi?
- Evet. otobüs ve yürüme ile..
- İyi ama amca bu haliyle iki metre dahi yürüyemezdi, tüm damarlar tıkanmış. Yaşaması mucize.
( Oysa o ana kadar göğüs ağrımın arada bir, zaman zaman sıkıştırması dışında hiç zorluk çekmiyordum)
- Sizi Bağcılar Devlet Hastanesine sevk edeceğiz. Bypass yapılması lazım. Orada sizi emanet edeceğim çok iyi bir doktor var. Orası da bizim. Emin ellerdesiniz. Bülent bey mükemmel bir doktordur ve size sahip çıkacaktır. hasta bizim hastamız Hiç merak etmeyin. Ambulansla göndereceğiz ve sizi ameliyata alacaklar. 
- Bu ameliyat olmazsa
 - Bu ameliyat olmazsa amca felç geçirir ya da yolda herhangibir yerde ölür.
"ESANSİYEL (PRİMER) HİPERTANSİYON KORONER YOĞUN BAKIM - KRONİK İSKEMİK KALP HASTALIĞI, TANIMLANMAMIŞ KORONER YOĞUN BAKIM
12.01.2018 12:21 I10 resmi kaydı ile yarım saat sonra ambulansa bindirildim ve Samatya'daki İstanbul Hastanesinden Bağcılar Devlet Hastanesi'ne doğru yola çıktık.
Havanın soğuk ve yağışlı olduğunu belirtmek isterim


Hastaneden Hastaneye Bypass Olmaya Gidiyorum

12 Ocak 2018. saat 18:00 suları..
Bir bayan iki erkek elemanlı ambulansla ve beraberimde refakatçim olmak üzere İstanbul Eğitim Araştırma hastanesini geride bırakarak yağmurlu ve soğuk bir İstanbul akşamında yola çıktık.
Cuma günü akşamı olması, mesai saati bitimi ile birlikte yoğunlaşan yollar ve yağan yağmurun olumsuz etkisi ile birlikte sıkışan trafikte bir an önce Bağcılar Eah'ya ulaşmaya çalışıyoruz.
Biriyle hemşehri çıktığımız personelin sıcak ilgisi insanı rahatlatıyor.
Ara sıra öndeki araçlara sağa yanaş, sola yanaş, girme uyarıları yapan şoförün gayreti ve muhabbetle en sonunda hastaneye ulaşıyoruz.
Bu arada gelen bir telefon var ki anjiyo filmim Samatya kalmış alınması gerekiyormuş. Neyse ki çocuklar arkamızda imiş. Onlara ulaşıyor eşim ve geri dönmelerini sağlıyor.
Ambulans giriş yazan yerde park eden araçtan ambulans ekibi indiriyor.
Kapıda karşılayan yok tabi. Kimsenin umurunda değil.
O filmlerde gördüğünüz gibi hastane personeli koşmuyor, tabi.
112 ekibi kendi imkanlarıyla danışmaya, güvenliğe önüne gelene soruyor. hastayı nereye götüreceğiz diye kimsenin bilgisi yok.
Yalan yanlış yönlendiriyorlar.
Ekip üçüncü kata çıkıyor. Burası değilmiş. İkinci kat deniliyor. Orası da değil. Sonra bir bayan hizmetliye denk geliyorlar Yoğun bakımın olduğu yeri tarif ediyor.
En alt kata gidiyoruz.
Teslim ediyorlar.

********
Biri Doktora Öğretsin, Kan Öyle İstenmez

İstanbul Eğitim ve Araştırma hastanesinden ambulansla çıkıp, yarım kalmış anjiyonun bacağımda açık kalan damarın bir an önce kapanmasını sağlayacak olan kum torbası ile geldiğim Bağcılar Eğitim Araştırma hastanesinde yoğun bakımdaki yerimi aldım.
Bağcılar Eğitim ve Araştırma KVC yoğun bakım ünitesindeyim.
Yanımda korku ve panikle karışık heyecandan ne yapacağını bilemeyen endişeli halde bekleyen eşim olduğu halde yanımıza gelen ve doktor olduğunu sonradan öğrendiğim bayan eşimden kan talebinde bulundu.
Ve pratisyen ( uzman olacak doktor sürecini yaşayan kişi ) asistan doktor olduğunu öğrendiğim Zeynep Gülben Kük "hemen 8 kişi bulun Çapa'daki Kan merkezine gitsin, en az 3 kişi de bulun buraya gelip kan verecek" dedi.
Bir doktora bir eşime baktım ve "ne oluyoruz"un sorusuna lokal anestezi, hastaneden hastaneye sevk edilmiş, yarım kalan anjiyosu ile neler olacağı hakkında bilinmeyenlerle dolu bir hasta psikolojisi ile kendimce cevap aramaya çalıştım.
Doktor hanıma "ne kanı istiyorsunuz, burası hastane değil mi?" diye söylediğimde "kan olmazsa ameliyatta olmaz" dedi.
Milyonlarca litre kanın toplanmış olduğunu haberlerden sıkça duyduğumuz, sürekli kan kampanyaları ile meydanlardan, cami önlerinden eksik olmayan kan alma otobüsleri ile ve İstanbul gibi bir şehirde kan sıkıntısının olmaması gerektiğine inanan biri olarak doktora tekrar söyledim.
Ayrıca stresli bir işe sahip oğlumun duymaması, heyecan yapmaması için özen göstermemiz gerektiğini bildiğimizden bu durumu dile getirdiğimizde eşimi dışarı çıkartan doktorun " Daha iyi ya, o da gelsin, sen aramazsan ben ararım" diye söylendiğini daha sonra duydum.
Akıbetimizin ne olduğunu bilmeden, bypass olacağım ve itimat etmemiz gereken bir doktora yapılan sevkimizde yattığım yoğun bakımda görevli olan bu doktorun sinirleri bozacak, endişe, heyecan ve kaosa sürükleyecek tavrında eşim tedirgin şekilde soruyor.
- Ben bu kadar kişiyi nereden bulacağım. gece vakti.
- Ben bilmem kan bulunmazsa eşiniz ameliyat olamaz
- Doktor hanım, bir oğlum şarkta onu heyecanlandırmak istemem. Bize müsaade edin ...
- Sizin vaktiniz yok. Bakın eşiniz ameliyata alınacak. Oğlunuzu siz aramazsanız ben ararım
Daha sonra neler olduğunu sabah başucumda gördüğüm oğlumdan öğrendim.
Kendi arkadaş ve meslektaşları, damadımın arkadaşları ve meslektaşları, kızımın öğretmenlik yaptığı okulda öğrencilerin ailelerine iletmesi, ve tabii ki akrabalarım çağrıya talep göstermişler ve hastaneye, Çapa'daki kan merkezine koşmuşlar.
8 ünite kan Çapa'da alınmış. yedek olacakmış. Belki bir gün birilerine lazım olur, diye. 
Beş kişi hastanede. 
Test yapılmış. Bekleyin, ameliyata alınacağı zaman sizi çağıracağız.
Ameliyat olacağım gün henüz belli değil. İlk anjiyo için yoğun bakımdayım.
Telaşa bakar mısınız 
Bunun bir yolu yordamı var, izahı var ve kime söylenmesi, yani hastanın yakınlarından daha cesaretli, soğukkanlı birini bulmak varken..
Ya da durumu usulünce anlatmak lazım iken.
Sanki marketten su istiyor.
"Hemen 8-10 kişi bulun. Yoksa hastanızın ameliyatı olmaz"
Biri önce insanca bu gelecekte doktor olacak asistana anlatsın.
Bu tür talebin diğer hasta yakınlarına da aynı kişi tarafından defalarca söylendiğine dikkat ettim.
"Kan getirin yoksa hasta ameliyat olamaz. hemen hemen vakit kaybetmeyin

************



Doktor, Sigara, Alkol Kullanmayana KOAH Olmuşsun, Artık İçme Dedi
13.03.2018
Bypass olmak üzere yattığım Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesinde sürpriz üstüne sürpriz yaşamaya devam ediyorum.
Samatya EAH'da yapılan ve başarısız geçen anjiyo sonrası geldiğim Bağcılar EAH'da yoğun bakımdayım.
3 gün yattım. Ve sonunda servise alındım.
Bir kaç gün sonra olacağım Bypass ameliyatı öncesi servise alındım.
Bu arada göğüs, göz, gibi ameliyat öncesi kontrollerim yapılıyor.
Teşhislerde bir sorun yok.
Retina dekolmanı ve glokom olan gözümle ilgili bilgiler verdim. Bu yönde kontroller de yapıldı.
Tüm kontroller sonucu olumsuz bir sonuca varılamadı. Ameliyat olmam için herhangi bir aksaklık söz konusu olmadığı belirlendi
Servis kontrolleri yapan doktor bana KOAH olduğumu belirterek neden çok sigara içtiğimi sordu.
Hayatta kullanmadığımı, sigaraya düşman olduğumu, sigara içilen yerde asla çalışmadığımı söyledim.
Bana söylenen söz "bu ameliyattan sonra sigara içmemen lazım!"
Bense yine aynı sözleri tekrarladım.
Ben sigara hiç içmedim. Kimse beni dinlemedi nedense.
Bu arada bu hastalık neymiş diye araştırdığımda "sigara içenlerin hastalığı olan KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) nefessiz kalmanın bir diğer adı imiş.
Ben de olmayan ama her nedense hastaneden çıkışa kadar , bypass sonrası dahi ısrarla bende olduğu söylenen, hastaneden çıkınca bende olmadığı ikrar edilen KOAH ile psikolojimi darmadağın olarak 10 gün yaşadım.


Kalp Ameliyatı Sonrası Günlerce Öksürtüldüm

12 günlük hastane günlerimden sonra yoğun bakım ve servisteki bol öksürüklü günlerim eve taburcu edildiğimde de devam ettirildi.
Sürekli öksürmem ve balgam atmam isteniyor, bunun yanı sıra triflow aletini de üflemem isteniyordu.
Doktorların taburcu edilirken verdikleri reçetedeki ilaca ilk tepki eczacımdan geldi. İlaçları alırken beni uyaran eczacım öksürmeme sebep olacak olan bu ilaçların gögüs kemiklerimi oynatacağını söylemiş, doktora sormamı istemişti.
Hangi doktora ulaşmam gerektiğini bilmediğim Bağcılar EAH'daki kalp doktorunun bana yanlış ilaç vereceğini de tahmin edemiyordum. Zira sorarsak alacağımız standart cevabı iyi biliyordum. " Doktor sen misin ben mi ? " ya da " Doktor yazmışsa doğrudur" neden hata yapsın" düşünceleri ilacı kullanmama sebep olan nedenlerden oldu.
Reçetedeki Mucostop denilen balgam söken, öksürten ilaç sayesinde gecem gündüzüm birbirine karışmış, her 20-30 dakikada bir ciğerim göğüs kafesinden çıkacakmış gibi öksürüyordum. Tükettiğim kağıt havlu günde bir - iki top oluyordu. Ve eczacımın dediği çıktı ve göğüs kemiklerimde oynama olduğu 10 gün sonra gittiğim doktor kontrolünde ortaya çıktı. Doktor göğüs kemiklerimin oynamış olduğunu, bunu nasıl yaptığımı sordu. Reçeteyi ve öksürten ilacı söyledim. Bana inanmadı. "Öyle ilaç vermeyiz "dedi. 
Yoğun bakımda, serviste ve taburcu olduktan sonra verilen ilacın öksürük için olduğunu söyledim. "Yok öyle şey" dedi. Ben reçeteyi gösterdim. Sustu kaldı. Hemen kesmemi, kemik kaynamazsa tekrar göğüs ameliyatı olacağımı söyledi. Bana balgam kurutucu bir ilaç ile mide koruyucu verdi.  Hastaneden tüm moral bozukluğu ile çıktım. Bu durumu Sağlık Bakanlığına ve Bakanlığın sağlıklı çözüm servislerine yazdım. sordum, bünyelerinde doktor olmadığı için cevap veremeyeceklerini söyledi. Ortada bir yanlışlık yapılmış ama kimse bu sorumluluğu almayacaktı. Olan bana , hastaya oluyordu. Açık kalp ameliyatı olan birinin asla öksürmemesi gerekiyormuş. Bana zorla öksürmem için ilaç bile verildi.  Doktorun talimatı ile bir 10 gün daha kendimi tüm enfeksiyonlardan koruyacak şekilde kontrole gelmem istendi. 10 gün sonra ikinci bir göğüs ameliyatına tekrar girip girmeyeceğim kararı verilecekti.

*********
SABİM;de Doktor Yokmuş


Bypass ameliyatı sonrası verilen ve ilaçların belirtilen dozlarda kullanılmasından sonraki süreçten sonra yapılan ilk kontrolde hatalı olduğu belirtilen reçeteye 14.02.2018 günü gönderdiğim SABİM ( Sağlık Bakanlığı ) tarafından 22.02.2018 günü verilen cevap 

Sayın İlgili Birimimizde görevli hekim bulunmamaktadır. Konu hususunda farklı bir hekimden görüş almanız önerilir.



********************** 


İlaç Verilmeyen Hastaya Doktor, Neden İlaç Kullanmıyorsun, Diyor

Bağcılar Eğitim Araştırma hastanesindeki ameliyat sonrası kontrollere gidiyorum. 
Doktor her seferinde göğüs kemiklerimi elle kontrol edip, "sorun yok" diye gönderiyor. 
Ve tarihler 12 Mart 2018.günkü kontrolde şaşılacak bir durum oluyor.
Yani ameliyattan 2 ay sonra. 
Doktor muayenesini bitirdikten sonra bana kullandığım ilaçları soruyor. Verilen ilaçları söylüyorum. "Bunlar değil" diyor.
"Başka yok" diyorum.
"Nasıl yok, sana ilaç yazmadılar mı" diye ses tonunu yükselterek soruyor.
"Ne verdilerse bu. Sistemden görebilirsiniz" dedim.
"Sen ne yaptığının farkında mısın" diye bana hesap sorar şekilde doktor, soruyor.
"Hayatta olabileceğin en büyük ameliyatı olmuşsun. İlaç kullanmıyorsun."
Cevap veriyorum.
"İyi ama doktor bey, ben kendi kendime ilaç yazacak değilim. Ne verirseniz onu kullanıyorum. Hatta verdiğiniz bir ilacın göğüs kemiklerimi oynattığını da biliyorsunuz" dedim.
"Unut onları , tamam şimdi sana rapor çıkartacağım ve ilaçlarını al kullan" dedi.
İlaç yazılıyor, raporlar iki ay sonra düzenleniyor.
Taburcu olduktan iki ay sonra ilaç yazılıyor..
Sağlık Allah'a emanet...
29.03.2018


Bypass Ameliyatında Başarısız Hastane... Bağcılar EAH...
Samatya'da bulunan İstanbul Eğitim ve Araştırma hastanesinde anjiyo ile başlayan ve "tüm damarlar tıkanmış, ameliyat olmazsa beyin felci geçirir" sözleri altında gönderildiğim Bağcılar Eğitim ve Araştırma hastanesinde 12 gün süren hastane yaşamımın sonunda iyileşmeyen ve birleşmeyen göğüs kemiklerimin verdiği sıkıntı yaşamım boyunca sürer şekilde hayata tutunmaya çalışıyorum
"Kalp Ameliyatı Sonrası Günlerce Öksürtüldüm" başlıklı yazımda da ifade ettiğim gibi bir günde iki ameliyata alınmış olmamdaki sır halen devam ederken kalp doktoru Berk Özkaynak'ın "Düzelmezse yeni bir ameliyat" sözü halen aklımdan çıkmıyor.
Oysa ameliyat günü hayat ile ahiret arasında kısa süren bir yolculuk yaptıran bu hastanenin hataları peş peşe geliyor.
Düşünün....
Saatlerce süren bypass ameliyatı ardından patlayan damarlar yüzünden kan kaybından X (eks) kaydımın açılmış olması, yakınlarıma gece saat 24.00 sularında telefon edilerek "hastanız hakkında bir takım gelişmeleri konuşmak üzere hastaneye gelmeniz " şeklinde yapılan çağrı. Panikleyen ailem ve ölü raporumun çıkartılmak üzere çalışmalara başlanması..
Yakınlarımın hastaneye gelmesiyle tekrar hayata dönmüş olmam, tekrardan kanbulunması için çağrının yapılması, gecenin bir yarısında kan bulmanın telaşının hasta yakınlarına tekrar yaşatılması ve yoğun bakımda hayata bir kez daha "merhaba" diyen ben...
Ölümün eşiğinden dönerken yapılan gecenin bir yasındaki operasyonla başarılı olamamış bir hastanede üçüncü bir ameliyata evet demek "akıllık" değil "aptallık" olur diye düşünüyorum.
"Bir bypass ameliyatı için 12 gün hastanede yattım" dediğimde ağzı açık olanlardan bypass için farklı hastanede yatanlar, yaşayanlar şaşkınlıklarından küçük dillerini yutacak gibi karşımda duruyor.
Acaba, bana yanlış operasyon yapan, başarısız bir bypass ameliyatına sahip olan ve salak saçma bir epikriz raporunda adı geçen BÜLENT MERT,  BERK ÖZKAYNAK ve yanında bulunan doktor etiketli olanlar ne kadar huzurludur merak ediyorum. Bir insanın hayatı ile oynamak, ameliyat masasına yatanı insan değil bozuk cihaz görmek hangi vicdanla bağdaşır bilinmez.
Allah'a havale ediyor ve bypass olacakların doktor ve hastaneleri seçme konusunda çok ama çok hassas olmalarını tavsiye ediyorum
***************
Verilen İlaçlar

 Beloc ilaç kullanımında sıkıntılar
Verilen ilaçlardan BELOC ZOK 50 mg 
BELOC ZOK 50 mg 20 tablet Yan Etkiler sorunu
BELOC ZOK 50 mg aslı ilacın tanımında "Beloc Zok yuvarlak şekil halinde 20’lik tabletler şeklindeki ambalajlarda satışa sunulan beyaz renkte bir ilaç grubudur.
Beloc Zok içinde bulunan metoprolol etken maddesi sayesinde fiziksel ya da zihinsel çalışmaların çok hızlı olmasından dolayı oluşan göğüs ağrısı ve yüksek tansiyon gibi rahatsız edici semptomların giderilmesi ve tedavi edilmesinde kullanılmaktadır. Beloc Zok tabletin içeriğinde yer alan metoprolol maddesi sayesinde stres hormonlarının kalpteki etkisini azaltmaktadır. Böylece bu rahatsızlıkların neden olduğu kalp atım hızı yavaşlar ve hastayı rahatlatır." denilmektedir
Doktor tarafından ameliyat sonrası kullandırılan Beloc yoğun bakımda çarpıntılardan dolayı iptal edilmişti. Servise geçince tekrar başlanmış, taburcu olduktan sonra da kullanmaya devam denilerek reçeteye yazılmıştı.
Ne var ki, verilen bu ilacı ne zaman kullansam baygınlık, yorgunluk, mide bulantısı gibi hoş olmayan durumlarla banyo sonrası 6 - 7 saat külliyen halsiz olabiliyordum.
Sağlık Bakanlığı ASM'lerinde görevli aile hekimine danıştım, "ben karışmam doktoruna sor" diyerek başından savması sonrası eczacımın önerisi ile yarısını kullanmaya başladım
Ne var ki bu da yeterli olmadı. Ve bir süre içmemeye başladım. Tansiyonum normal seyrediyor, diğer etkiler olmuyordu. 15 gün içinde sadece 1 kez nabız 115 i bulmuş onunda sebebini biliyordum. Bol kremalı pasta yemem rahatsız etmişti.
Kontrole gittiğimde doktora bunları anlattığımda "hayır kesemezsin" dedi. "Kullanman lazım" diye ısrar etti. Her nedense bir kaç dakika sonra "yarısını kullan" dedi, "eğer rahatsız olursan dörtte birini kullan" dedi.
Ne var ki yarısı da rahatsız eden ilacın bu sıkıntısını araştırmak istediğimde farklı bir bilgiye ulaşmadım.
İlacın yan etkileri hissettiğimden daha fazla idi.
Bir çok kullanıcı arasında memnun olanlar olduğu gibi, kullanmayı bırakıp sorunsuz yaşayanlar da vardı.
İşte kullanıcı yorumları
"safi yan etkidir. reaksiyonlarda ve davranışlarda dengesizlik, kilo alma, uykusuzluk, sersemlik, sertleşme sorunları vs. saymakla bitmez."
"azen nefes alma konusunda sorun yaşarsınız.. hani böyle ağzınızı kocaman açıp bütün havayı ciğerlerinize çekmeyi çalışırsınız ama sanki orada bir kapak vardır ve siz nefes alamazsınız.. üstüne böyle pıtır pıtır atan kalbinizi duyarsınız sürekli.. "
"50 mg. kırarak içmek bir eziyet.çünkü kırılmıyor.bıçakla şey ederken ya fırlıyor ya yere düşüyor. el ile kırmak imkansız."
"ellerde ve ayaklarda soğukluk, zaman zaman kabızlık, ışığa karşı duyarlılık reaksiyonları, hafıza zayıflığı/unutkanlık, göz iltihabı benzeri belirtiler, eklem ağrısı ve kas krampları"
"dikkat dağınıklığı mı dersin, bulanık görme mi dersin, unutkanlık mı dersin, sürekli 2 bira içmiş gibi sersemlik mi dersin, nefes darlığı, göğüs ağrısı mı dersin, gece kabuslar mı dersin, ne ararsan var. inat edip bir ay kullandıktan sonra dayanamayıp kardioloğa geri gidip amca bu beni sikti dedim. muadil olarak tensinor verdi, yaşasın tensinor, tansiyonu zaman zaman 11/6lara kadar düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda yan etkileri şimdilik hiç yok gibi, sadece normalde 70 civarı olan nabzımı 55-60lara çekti, ama kötü bir etkisini "
"en bilinen yan etkisi impotans dediğimiz sertleşme sorunlarıdır. yada sertleşme sorunu yaptığı en bilinen yan etkisidir. aslında en bilinen olması sertleşme sorunu yaratması yüzündendir. eczacınız size bakıp vah vah pek de gençmişsiniz diyorsa muhtemelen üzüldüğü nokta kalp sorununuz değildir. bunun yanında gece kabus görme, yorgunluk gibi yan etkileri de vardır. şeker hastasıysanız bu ilacı kullanırken çok dikkatli olmanız gerekmektedir çünkü kan şekeriniz düştüğünde ortaya çıkan belirlerin gizlenmesinde etkisi olabilir, ve kan şekerinizin düştüğünü anlamayabilirsiniz. "
"bu ilacı kullanıyorsanız eğer ilacınızı almayı ihmal etmeyin. kalbiniz bu ilaca alıştıktan sonra kendi yapısında bazı değişikliklere gider, beta reseptör sayısını arttırır. siz bu reseptörleri bloke ettikçe o sayı git gide artar(fizyolojik limitler içinde). bloke etmeyi birden durdurduğunuzda o reseptörlerin hepsi kalbe sinyal göndericek ve kalp çok fazla uyarılcak. bu da kalbe ciddi zararlar verebilir. "
"bu süreçte kalpte batma, yanma, çarpıntı, sersemlik, uyku ve yorgunluk hali ortaya çıkınca kendi kendime kullanmayı bıraktım. ardından rutin kontrol için kardiyoloji doktoruma gittiğimde bıraktığım için fırça yedim ve üç ay daha kullanmamı söyledi. oysa ilacı bıraktığımda şikayetlerim azalmıştı. "
"burada yazılanları okuduğumda çoğunluk övgüyle bahsetmiş, anlaşılan kişiye göre değişiyor. aynı dertten muzdarip olan suserlerin tavsiye ve önerilerine açığım."
İlacın yan etkileri konusunda firma şunları belirtmiş
Tüm ilaçlar gibi Beloc ZOK 50 mg kullanımı ile de bazı yan etkiler görülebilir.
Bu yan etkiler;
100 hastadan 1 ila 10 hastada görülen yan etkileri: Baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, çarpıntı, ellerde ve ayaklarda soğukluk, kalp atım hızında azalma, karın ağrısı, kabızlık, kusma, ishal, sersemlik ve yorgunluk.
1.000 hastadan 1 ila 10 hastada görülen yan etkileri: Depresyon, göğüs ağrısı, hava yollarında darlık hissi, nefes daralması, kabus görme, kalp yetmezliği belirtilerinin kötüleşmesi, kardiyojenik şok, kalp bloğu, konsantrasyon bozukluğu, karıncalanma ve uyuşukluk hissi, kilo alma, uyku hali, uykusuzluk.
1.000 hastanın 1'inden az görülebilen seyrek yan etkileri: Kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücrelerde azalma, aşırı terleme, saç dökülmesi, iktidarsızlık dahil cinsel problemler, geri dönüşümlü cinsel isteksizlik, zihin karışıklığı, sinirlilik, huzursuzluk, hafıza güçlüğü, hayal görme, görme bozuklukları, gözlerde kuruluk, kızarıklık ve/veya tahriş, kulak çınlaması, düzensiz kalp atımı, şişlik, bayılma, tat alma bozukluğu, karaciğer problemleri, deride allerjik reaksiyonlar, ışığa karşı duyarlılık, EKG'de kalp iletim bozuklukları, sedef hastalığının kötüleşmesi.
10.000 hastanın 1'inden az görülebilen çok seyrek yan etkileri: Unutkanlık, hafıza zayıflığı.
Karşılaşılma ihtimali bilinmeyen diğer yan etkiler: Ağız kuruluğu, eklem ağrısı, göz iltihabı benzeri belirtiler, kan dolaşım bozukluğu olan hastalarda kan akımının kesilmesine bağlı olarak dokuların çürümesi veya ölmesi, karaciğerin iltihaplanması, kas krampları, nezle.
Sonuç olarak şahsımın yaşadığı sorunlar da şunlar olmaktadır.
bulantı, çarpıntı, ellerde ve ayaklarda soğukluk, kalp atım hızında azalma, karın ağrısı, kabızlık, kusma, ishal, sersemlik ve yorgunluk.hava yollarında darlık hissi, nefes daralması,uyku hali, uykusuzluk.iktidarsızlık dahil cinsel problemler,cinsel isteksizlik, görme bozuklukları, kulak çınlaması, düzensiz kalp atımı, eklem ağrısı,
Doktor kullanmamın zorunlu olduğunu söyledi. Ama ben sürekli rahatsız oluyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum
***********


01.03.2018
Yeni Bir İlaç Tavsiyesi CORALAN 
Kardiyoloji doktoru tarafından kalp atış hızının azaltılması amacıyla tarafıma verilen ilaç hakkında edindiğim bilgiler
CORALAN 5 mg 56 film tablet
CORALAN 5 mg, somon renginde, çubuk şeklinde, çift tarafı çentikli, bir yüzünde "5" ve diğer yüzünde tS^ baskısı bulunan film kaplı tablettir. Her kutuda toplamda 56 film kaplı tablet içeren takvimli blister ambalaj bulunmaktadır.
CORALAN, bir kalp ilacıdır. Tıpta "stabil anjina pektoris" olarak tanımlanan koroner arter hastalığına bağlı göğüs ağrısının tedavisi için kullanılmaktadır.
"Stabil anjina pektoris " hakkında:
Stabil anjina, temel olarak kalbin yeterince oksijen alamadığı durumlarda meydana gelmektedir. Genellikle 40 ile 50 yaşlar arasında görülür ve sıklıkla göğüste hissedilen ağrı veya sıkışma şeklindedir. Bu tip göğüs ağrısı özellikle, kalbin normalden daha hızlı çarptığı zamanlarda, örneğin egzersiz sırasında, heyecanlanılan anlarda, soğuk havaya maruz kalındığında veya yemekler sonrasında daha sık ortaya çıkmaktadır. Kısacası kalp hızında meydana gelen artış, koroner arter hastalığı olan hastalarda göğüs ağrısına yol açabilmektedir.
CORALAN esasen kalp hızını azaltarak etki eder ve bu sayede özellikle anjina oluşumunu tetikleyen durumlarda kalbin oksijene olan ihtiyacını azaltır. Bu sayede Coralan, anjina ataklarının sayısının kontrol altına alınmasına ve atak sayısının azaltılmasına yardımcı olur.
Coralan kullanırken her zaman doktorunuzun talimatlarına kesin olarak uyunuz. Emin olmadığınızda doktorunuza veya eczacınıza sorunuz. Olağan önerilen başlangıç dozu günde iki kez, sabahları ve akşamları bir tablet Coralan 5 mg'dır.
Uygulama yolu ve metodu
CORALAN ağızdan kullanım içindir. Tabletler yemekle birlikte alınmalıdır. Tabletleri çiğnemeyiniz.
CORALAN ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler
Anjina tedavisi ömür boyu süren bir tedavidir. CORALAN'ı doktorunuza danışmadan sonlandırmayınız. CORALAN'ın kesilmesi kalp hızı ve göğüs ağrısı açısından bir rebaund (geri tepme) işareti vermeyecektir. Ancak siz CORALAN tedavisini kendiliğinizden kesecek olursanız tedavi öncesindeki şikayetleriniz geri dönecektir.
CORALAN'ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
CORALAN'ı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer,
■ İvabradin'e veya Coralan'ın herhangi bir bileşenine karşı bilinen alerji ve/veya duyarlılığınız varsa,
■ Tedaviden önce, istirahat halindeki kalp atım hızınız yavaş ise (dakikada 60 vuruşun altında),
■ Hastanede yatmanızı gerektirecek şok veya infarktüs gibi önemli kalp hastalığınız varsa (kardiyojenik şok veya akut miyokard infarktüsü),
■ Kalp ritim bozukluğunuz varsa (sinüs sendromu),
■ Kalp krizi geçiriyorsanız,
■ Kan basıncınız çok düşük ise,
■ Göğüs ağrınız “kararsız” ise, yani egzersiz, hareket, soğuk hava, stres veya heyecan olmaksızın göğüs ağrınız oluyorsa (stabil olmayan anjina pektoris),
■ Ağır kalp yetersizliğiniz varsa (kalbiniz yeterli çalışmıyorsa),
■ Kalp piliniz varsa,
■ Ağır karaciğer yetersizliğiniz varsa,
■ Ağız veya enjeksiyon yolu ile alınan mantar ilaçlarını (ketokonazol, itrakonazol),
makrolid grubu antibiyotikleri (ağızdan alınan josamisin, klaritromisin, telitromisin, eritromisin), HIV virüsünü tedavi eden ilaçları (nelfinavir, ritonavir) veya depresyonda kullanılan nefazodon'u kullanıyorsanız (bakınız: Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı).
■ Hamileyseniz,
■ Emziriyorsanız.
CORALAN'ı aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Eğer,
Kalp ritim bozukluğunuz varsa,
Yorgunluk veya nefes darlığınız varsa (kalbinizin çok yavaşladığı anlamına gelir), Diltiazem veya verapamil kullanıyorsanız,
Kalp ritim bozukluklarını veya diğer durumları tedavi eden QT uzatan ilaçlar kullanıyorsanız,
Kalıcı atriyal fibrilasyon hastasıysanız (bir çeşit kalp ritim bozukluğu),
Yakın geçmişte inme (beyin felci) geçirdiyseniz,
Hafif veya orta şiddette düşük kan basıncınız varsa,
Kronik kalp yetersizliğiniz varsa (kalbin düzeli çalışmadığı durumlar),
Kronik retina hastalığınız varsa (gözün damarsal tabakası),
Orta şiddette karaciğer yetersizliğiniz varsa,
Ağır böbrek yetersizliğiniz varsa,
'Bu uyrarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız '
KULLANMA TALİMATI 
CORALAN 5 mg Film Kaplı Tablet Ağızdan alınır.
Etkin madde:
Her tablet 5 mg İvabradin içerir.
Yardımcı maddeler:
Tablet özü: 63.91 mg Laktoz monohidrat Magnezyum stearat (E 470 B), Mısır nişastası, Maltodekstrin, Silika, kolloidal anhidrus (E 551). Tablet kaplama: Gliserol (E 422), Hipromelloz (E 464), Sarı demir oksit (E172), Kırmızı demir oksit (E172), Makrogol 6000, Magnezyum stearat (E 470 B), Titanyum dioksit (E171)
Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.
•Bu kullanma talimatını saklayınız. Daha sonra tekrar okumaya ihtiyaç duyabilirsiniz.
• Eğer ilave sorularınız olursa, lütfen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
• Bu ilaç kişisel olarak size reçete edilmiştir, başkalarına vermeyiniz.
• Bu ilacın kullanımı sırasında, doktora veya hastaneye gittiğinizde doktorunuza bu ilacı kullandığınızı söyleyiniz.
• Bu talimatta yazılanlara aynen uyunuz. İlaç hakkında size önerilen dozun dışındayüksek veya düşükdoz kullanmayınız._

Bu Kullanma Talimatında:
1. CORALAN nedir ve ne için kullanılır?
2. CORALAN'ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler
3. CORALAN nasıl kullanılır?
4. Olası yan etkiler nelerdir?
5. CORALAN'ın saklanması
Başlıkları yer almaktadır. 1. CORALAN nedir ve ne için kullanılır?
CORALAN 5 mg, somon renginde, çubuk şeklinde, çift tarafı çentikli, bir yüzünde “5” ve diğer yüzünde baskısı bulunan film kaplı tablettir. Her kutuda toplamda 56 film kaplı tablet içeren takvimli blister ambalaj bulunmaktadır.
CORALAN, aşağıdaki hastalıkları tedavi eden bir kalp ilacıdır:
- “Stabil anjina pektoris” olarak tanımlanan koroner arter hastalığına bağlı göğüs ağrısının tedavisi için;
¦ beta blokör olarak bilinen kalp ilaçlarını tolere edemeyen veya
¦ beta blokör olarak bilinen kalp ilaçlarını hiç kullanamayan veya
¦ beta blokörler ile durumu tamamen kontrol altına alınamayan (göğüs ağrısı devam eden) ve kalp hızı yüksek seyreden (dakikada 60 vurunun üzerinde) yetişkinlerde beta blokörler ile birlikte kullanılır.
- Ivabradin kronik kalp yetersizliği tedavisinde, kalbin kan atım oranı %45'in altında olan ve
¦ Beta blokör tedavisi altında olup halen kalp hızı yüksek seyreden veya,
¦ Beta Blokör tedavisine kontrendikasyonu (kullanılmaması gereken durum) olan veya,
¦ Beta blokör tedavisine intoleransı (ilacın etkisine dayanıksızlık) olan hastalarda kullanılır.
“Stabil anjina pektoris ” hakkında:
Stabil anjina, temel olarak kalbin yeterince oksijen alamadığı durumlarda meydana gelmektedir. Genellikle 40 ile 50 yaşlar arasında görülür ve sıklıkla göğüste hissedilen ağrı veya sıkışma şeklindedir. Bu tip göğüs ağrısı özellikle, kalbin normalden daha hızlı çarptığı zamanlarda, örneğin egzersiz sırasında, heyecanlanılan anlarda, soğuk havaya maruz kalındığında veya yemekler sonrasında daha sık ortaya çıkmaktadır. Kısacası kalp hızında meydana gelen artış, koroner arter hastalığı olan hastalarda göğüs ağrısına yol açabilmektedir.
Kronik kalp yetmezliği hakkında:
Kronik kalp yetmezliği kalbin tüm vücuda yeterince kan pompalayamadığı bir kalp hastalığıdır. Kalp yetmezliğinin en yaygın belirtileri nefes darlığı, halsizlik, yorgunluk, ve ayak bileklerinde şişkinliktir (ödem).
CORALAN esasen kalp hızını azaltarak etki eder ve bu sayede özellikle anjina (göğüs ağrısı) oluşumunu tetikleyen durumlarda kalbin oksijene olan ihtiyacını azaltır. Bu sayede CORALAN, anjina ataklarının sayısının kontrol altına alınmasına ve atak sayısının azaltılmasına yardımcı olur. Bunun yanında, artmış kalp hızı kalp fonksiyonunu ve kronik kalp yetmezliği olan hastalarda hastalığın seyrini olumsuz etkilediğinden CORALAN'ın özellikle kalp hızını azaltıcı etkisi bu hastalarda kalp fonksiyonunu ve hastalığın yaşamsal seyrini iyileştirmektedir.

2. CORALAN'ı kullanmadan önce dikkat edilmesi gerekenler CORALAN'ı aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ
Eğer,
¦ İvabradin'e veya CORALAN'ın herhangi bir bileşenine karşı bilinen alerji ve/veya duyarlılığınız varsa,
¦ Tedaviden önce, istirahat halindeki kalp atım hızınız yavaş ise (dakikada 60 vuruşun altında),
¦ Hastanede yatmanızı gerektirecek şok veya kalbi besleyen damarlarda tıkanıklık gibi önemli kalp hastalığınız varsa (kardiyojenik şok veya akut kalp krizi),
¦ Kalp ritim bozukluğunuz varsa (sinüs sendromu),
¦ Kalp krizi geçiriyorsanız,
¦ Kan basıncınız çok düşük ise,
¦ Göğüs ağrınız “kararsız” ise, yani egzersiz, hareket, soğuk hava, stres veya heyecan olmaksızın göğüs ağrınız oluyorsa (stabil olmayan anjina pektoris),
¦ Yakın zamanda kötüleşen kalp yetmezliğiniz varsa,
¦ Kalp vurunuz sadece kalp piliniz tarafından sağlanıyorsa,
¦ Ağır karaciğer yetersizliğiniz varsa,
¦ Ağız veya enjeksiyon (zerk) yolu ile alınan mantar ilaçlarını (ketokonazol, itrakonazol), makrolid grubu antibiyotikleri (ağızdan alınan josamisin, klaritromisin, telitromisin, eritromisin), HIV virüsünü tedavi eden ilaçları (nelfinavir, ritonavir) veya depresyonda kullanılan nefazodon'u kullanıyorsanız (bakınız: Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı).
¦ Hamileyseniz,
¦ Emziriyorsanız.

CORALAN'ı aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ
Eğer,
¦ Kalp ritim bozukluğunuz varsa (örn. düzensiz kalp atışı, çarpıntı, göğüs ağrısında artma), veya kalıcı atriyal fibrilasyon (bir çeşit kalp atım bozukluğu), veya uzun QT sendromu adı verilen normal olmayan elektrokardiyogram (EKG),
¦ Yorgunluk veya nefes darlığınız varsa (kalbinizin çok yavaşladığı anlamına gelir),
¦ Yakın geçmişte inme (beyin felci) geçirdiyseniz,
¦ Hafif veya orta şiddette düşük kan basıncınız varsa,
¦ Kontrol altına alınamayan kan basıncınız varsa, özellikle yüksek tansiyon için kullandığınız tedavi değiştiğinde,
¦ Ciddi kalp yetmezliğiniz varsa veya “bundle branch block” adı verilen normal olmayan EKG ile seyir eden kalp yetmezliği,
¦ Kronik retina (gözün ağ tabakası) hastalığınız varsa,
¦ Orta şiddette karaciğer yetersizliğiniz varsa,
¦ Ağır böbrek yetersizliğiniz varsa.
'Bu uyrarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız'

CORALAN'ın yiyecek ve içecek ile kullanılması
CORALAN ile tedavisi sırasında greyfurt suyu tüketiminizi sınırlandırmanız önerilir.
Hamilelik
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.

CORALAN hamilelikte kullanılmaz. CORALAN ile tedavi görürken hamile kalırsanız (veya hamilelik planlıyorsanız) doktorunuzu bilgilendiriniz.
Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu farkederseniz hemen doktorunuza danışınız.

Emzirme
İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.
•CORALAN emzirirken kullanılmaz.
Araç ve makine kullanımı
CORALAN tedavisi sırasında geçici olarak görme alanınızda ışık yoğunluğundaki ani değişimlere bağlı parlaklıklar oluşabilir
(Bakınız “4. Olası yan etkiler nelerdir”).
Bu durum araba, araç ve makina kullanımınızı etkilemeyecektir Ancak yine de ışık yoğunluğunda ani değişimlerin olabileceği
zamanlarda, özellikle de gece araba, araç ve makine kullanırken dikkatli olmanız önerilir.
CORALAN'ın içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler
Herbir CORALAN tableti 63.91 mg laktoz içermektedir. Laktoz ve benzeri şeker türlerine karşı duyarlılığınız ve alerjiniz veya şeker hastalığınız (diyabet) varsa bu ilacı kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışınız.
Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı
Bazı ilaçlar vücudunuzun CORALAN tedavisine vereceği cevabı etkileyebilir. Bu yüzden eğer reçeteli veya reçetesiz olarak aşağıdaki ilaçlardan herhangi birini kullanıyorsanız doktorunuzu mutlaka bildiriniz. Doktorunuz kullanacağınız CORALAN dozunda ya gereken ayarlanmayı yapacak yada tedavi sırasında sizi daha yakından takip edecektir.
- Diltiazem, Verapamil (kalp hızını azaltır, tansiyon yüksekliği veya göğüs ağrısının tedavisi için kullanılır),
- Flukonazol (mantar hastalığı tedavisi için kullanılır.
- Rifampisin (antibiyotiktir),
- Barbitürat grubu ilaçlar (uyku bozukluğu veya sara hastalığı için kullanılır),
- Fenitoin (sara hastalığı tedavisi için kullanılır),
-Hypericum perforatum
veya St.John's Wort (depresyon tedavisinde kullanılan bitkisel ilaç),
- Kalp ritim bozukluğu veya diğer bazı durumların tedavisi için kullanılan ilaçlar:
o Kinidin, disopiramid, ibutilid, sotalol, amiodaron (kalp ritmi bozukluklarının tedavisinde), o Bepridil (koroner kalp hastalığına bağlı göğüs ağrısı tedavisi için), o Pimozid, ziprasidon, sertindol gibi bazı ilaçlar (anksiyete, şizofreni veya diğer psikozların tedavisi için kullanılır), o Meflokin veya halofantrin (sıtma tedavisi için kullanılır), o Eritromisin IV (antibiyotiktir), o Pentamidin (parazitlere karşı tedavide kullanılır), o Sisaprid (mide - yemek borusu reflüsünün (geri kaçma) tedavisinde kullanılır).
- Kandaki potasyum seviyesinin düşmesine yol açan bazı diüretikler: Furosemid, hidroklorotiyazid, indapamid (ödem veya yüksek kan basıncı tedavisinde).
Eğer reçeteli yada reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınız ise lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.

3. CORALAN nasıl kullanılır? Uygun kullanım ve doz / uygulama sıklığı için talimatlar:

CORALAN kullanırken her zaman doktorunuzun talimatlarına kesin olarak uyunuz. Emin olmadığınızda doktorunuza veya eczacınıza sorunuz. Olağan önerilen başlangıç dozu günde iki kez, sabahları ve akşamları bir tablet CORALAN 5 mg'dır. Gerekirse, doz günde iki kez sabahları ve akşamları 7.5 mg'a yükseltilebilir. Doktorunuz sizin için doğru olan doza karar verecektir.
Uygulama yolu ve metodu:
CORALAN ağızdan kullanım içindir.
Tabletler yemekle birlikte alınmalıdır.
Tabletleri çiğnemeyiniz.
Değişik yaş grupları: Çocuklarda kullanımı:
CORALAN çocuklarda ve 18 yaşından küçük gençlerde kullanım için uygun değildir.
Yaşlılarda kullanımı:
Bazen doktorunuz yaşınızla ilintili olarak CORALAN tedavisini yarım doz önerebilir. Böyle bir durumda sabahları CORALAN 5 mg'ın yarısını ve akşamları da CORALAN 5mg'ın kalan yarısını kullanabilirsiniz.
Özel kullanım durumları: Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olup kreatinin klerensi 15 ml/dak'ın üzerinde olan hastalarda CORALAN dozunun ayarlamasına gerek yoktur. Bununla birlikte kreatinin klerensi 15 ml/dak'ın altında olan hastalarda CORALAN'ın dikkatli kullanımı önerilmektedir.
Karaciğer yetmezliği:
Hafif karaciğer yetmezliği olan hastalarda CORALAN dozunun ayarlamasına gerek yoktur. Orta dereceli karaciğer yetmezliği olan hastalarda ise dikkatli kullanılmalıdır. Ciddi karaciğer yetmezliği olan hastalarda CORALAN kullanılmamalıdır.
Eğer CORALAN'ın etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.
Kullanmanız gerekenden daha fazla CORALAN kullandıysanız:
CORALAN'dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.
Önerilenden daha sık veya çok fazla sayıda CORALAN tableti yuttuysanız, kalbiniz tedaviniz için arzu edilenden daha fazla yavaşlayacağından, nefesinizin tıkandığını veya yorgun olduğunuzu hissedebilirsiniz. Böyle bir durumda derhal doktorunuzla irtibat kurunuz.
CORALAN'ı kullanmayı unutursanız
CORALAN'ın herhangi bir dozunu almayı unutursanız, bir sonraki dozunuzu normal zamanında almaya devam ediniz.
Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.
Tabletleri içeren blisterin üzerine basılı olan takvim, son CORALAN tabletini ne zaman aldığınızı size hatırlatacaktır.
CORALAN ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler:
Anjina veya kronik kalp yetmezliği tedavisi ömür boyu süren bir tedavidir. CORALAN'ı doktorunuza danışmadan sonlandırmayınız. CORALAN'ın kesilmesi kalp hızı ve göğüs ağrısı açısından bir rebaund (kesilme sendromu) işareti vermeyecektir. Ancak siz CORALAN tedavisini kendiliğinizden kesecek olursanız tedavi öncesindeki şikayetleriniz geri dönecektir.

4. Olası yan etkiler nelerdir?
Tüm ilaçlar gibi, CORALAN'ın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.
Yan etkiler aşağıdaki kategorilerde gösterildiği şekilde sıralanmıştır:
Çok yaygın : 10 hastanın en az 1 inde görülebilir.
Yaygın : 10 hastanın birinden az, fakat 100 hastanın birinden fazla görülebilir.
Yaygın olmayan: 100 hastanın birinden az, fakat 1000 hastanın birinden fazla görülebilir. Seyrek : 1.000 hastanın birinden az görülebilir.
Çok seyrek : 10.000 hastanın birinden az görülebilir.
Bilinmiyor : eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor
Bu ilaç kullanımı ile ilgili en yaygın yan etkiler doza bağlı ve etki mekanizması ile ilişkilidir.
Çok yaygın:
Görme alanında ışıklı alanlar (kısa süreli artmış parlaklık, genellikle ani ışık yoğunluğundaki değişimlere bağlı oluşan). Genellikle tedavinin ilk iki ayında oluşur, daha sonra tekrarlayabilir ve tedavi süresince veya sonlanınca düzelir.
Yaygın:
Kalp hızında azalma ile kendini gösteren kalp fonksiyon değişikliği (genelde tedavi başladıktan sonra ilk 2 ile 3 ayda görülür). Kalp hızının anormal algılanması, kontrol altında olmayan kan basıncı, baş ağrısı, baş dönmesi, bulanık görme.
Yaygın olmayan:
Çarpıntı ve ek kardiyak vuru, bulantı, kabızlık, diyare, başdönmesi (vertigo), nefes darlığı (dispne), kas krampları, laboratuvar parametrelerinde değişiklik: kan ürük asit seviyesinde artış, eozinofili (bir çeşit beyaz kan hücresi) ve artan kan kreatinin düzeyi (bir kas yıkım son ürünü), deride döküntü, anjiyoödem, (yüzün, dilin ve boğazın şişmesi, nefes almada ve yutkunmada zorlanma), düşük kan basıncı, bayılma, yorgunluk hissi, halsizlik, normal olmayan EKG kalp izlemi.
Seyrek:
Kurdeşen, kaşıntı, ciltte kızarıklık, kişinin kendini iyi hissetmeme durumu.
Çok seyrek:
Düzensiz kalp atışı.
Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz .
5. CORALAN'ın saklanması
CORALAN'ı çocukların göremeyeceği veya ulaşamayacağı yerlerde ve ambalajında saklayınız.
CORALAN 30°C'ın altındaki sıcaklıklarda saklanmalıdır.
Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız
Kutu ve blister üzerinde belirtilen son kullanma tarihinden sonra kullanmayınız.

Ruhsat Sahibi:
LES LABORATOIRES SERVIER - FRANSA lisansı ile,
Servier İlaç ve Araştırma A.Ş.,
Beybi Giz Kule, Meydan Sok. No. 1 Kat: 22-23-24 ,
34398 Maslak, İstanbul,
Tel : 0212 329 14 00, Faks : 0212 290 20 30
Üretim Yeri:
Servier (Ireland) Industries Ltd., Gory Road, Arklow, Co.Wicklow, Ireland
tarihinde onaylanmıştır:
Bu kullanma talimatı
https://kt.ilacprospektusu.com/ilac/13973-coralan-5-mg-film-kapli-tablet-kt ************** Doktor, 

************** 
Yazı güncellenerek devam edecektir
Hastaneden, Hastaneye, Sağlık, Doktordan, Hastalık

Top Post Ad



Below Post Ad



Ads